24 Ekim 2014 Cuma

GÖLYAZI KÖYÜ-BURSA

GÖLYAZI KÖYÜ - adını bu köy içinde bulunan Apollon Tapınağından alan (Eski adı APOLYONT) olan ULUBAT GÖLÜ kıyısındadır 

Gölyazı köyünde Selanik'ten mübadele zamanında gelen göçmenler ve köyden ayrılamamış olan az sayıda Rumlar yaşamaktadır

Ulubat Gölü ve çevresi tamamen birinci derece  SİT ALANI olarak Uluslararası öneme sahip Sulak alanlara dahil edilmiştir. Gölyazı 2006'da Tarihî kentler Birliği'ne üye olmuştur.

Köyün iki yakası, ince uzun bir taş köprüyle birbirine bağlanıyor

Gölyazı köyü halkının geçim kaynağı Zeytincilik ve Balıkçılıktır

Köy içinde sokaklarda yürüyen tavuklar görebileceğiniz gibi Ulubat Gölünde yüzen Ördekler de görebilirsiniz..Ayrıca  her sene Leylek Şenlikleri düzenlenmektedir

Gölyazı Köyünde kadınlarda erkeklerde balıkçılık yapıyor . Sazan-Yayın-Turna en fazla görülen balık çeşitleridir. Göl organik madde bakımından zengin olduğu için 21 tür balık ve kerevit yetişmektedir.Fakat son zamanlardaki kirlilik yüzünden balık sayısında azalma vardır.

Köy içinde Tarihi Anıt olan AĞLAYAN ÇINAR hakkındaki efsaneye göre;
Türk olan Mehmet Rum kızı Eleni'ye aşıkmış. Mübadele ile Rumlar ile Türkler yer değiştirmiş.
Mehmet Eleniyi köyden ayrılırken görmüş fakat Eleni'nin ağabeyi Yorgi ile çıkan tartışmada
Yorgi tarafından hançerle yaralanmış. Mehmet ulu çınarın oyuğuna gelmiş yarasından akan
kanlarla"Canım sevdiğim, sonsuza dek seni burada bekleyeceğim."yazmış. Eleninin sırdaşı,
Penelopi,Yorgi ile Mehmet arasında geçen tartışmayı Eleni'ye  anlatmış. Eleni,sevdiğine koşmuş.
Çınarın oyuğuna geldiğinde onu kanlar içerisinde görmüş.Mehmet'in son kez gözlerine bakmış ve
ağlayarak"Merak etme  az sonra kavuşacağız ve sonsuza dek bu çınarın oyuğu yuvamız olacak, bu
çınar var oldukçaa sonsuza dek sevdamız yaşayacak"diyerek kuşağının bir ucunu çınarın bir dalına,
diğer ucunu da boynuna geçirerek canına kıymış. Efsane'ye göre Ulu çınar bu öykünün ardından
kanlı gözyaşı dökörek AĞLAYAN ÇINAR adını almıştır
  
AĞLAYAN ÇINAR üzerindeki tanıtımda ağacın 750 yıllık olduğu yazmaktadır


 

Ulubat Gölünde bulunan adalara, motorlu sandallarla ücret karşılığı kısa süren bir yolculuk ile gidebilir ve eski yerleşim kalıntılarını görebilirsiniz

Adanın çevresinde sular çekilince kökleri meydana çıkan söğüt ağaçları, sur yıkıntılar , iç kale ve dış kale kalıntıları bulunuyor
 
Gölyazı köyündeki MANASTIR ADASI'ndaki Bizans Kilisesi kalıntılarını görebilirsiniz

Köyde bulunan adaların en büyüğü HALİL BEY adasıdır fakat oraya gezi düzenlenmiyor. Hayvan otlatıldığı ve görülecek bir şey olmadığı söyleniyor. Diğer önemli adalar ise KIZADASI -HEYBELİ ve MANASTIR ADASI olarak biliniyor

GÖLYAZI KÖYÜ'nde yaşayanlar son derece sıcakkanlı insanlar ve sizi sanki tanıyorlarmış gibi sohbet ettikleri için hiç yabancılık çekmeden köyü gezmenin tadına varabiliyorsunuz

Köyde bağlantıyı sağlayan köprüyü geçerek Camii nin yanında ağaçların serinliğindeki  köy kahvesinde dinlenerek çay içebilir ve çevredekilerle sohbet edebilirsiniz 


Ulubat Gölü’nün kuzeyinde 2 yarımada, içinde 7 ada bulunuyor  köy, gölün ortasındaki adaya köprü ile bağlanıyor

Ulubat gölü üzerinde Sandal gezintisi sırasında  AZİZ PANTELEIMON KİLİSESİ dikkatinizi çekecektir

 Kilise aslına uygun olarak Restorasyonu yapılmış durumda fakat giriş kapısı kilitli bulunuyor. M.Ö. 
1.yy’da gelişen antik- kent, Hristiyanlık döneminde önem kazanmış, hatta bir ara bir piskoposluk merkezi olmuştur


AZİZ PANTELEIMON KİLİSESİ


.Gölyazı köyünde dolaşırken fazla sayıda sandal göreceksiniz. Köy meydanında ise  sazan ve turna balıkları mezat yoluyla satılmaktadır.

FAİK BEY KONAĞI bahçesinde göl manzarası ile çay yada kahve içebilirsiniz...Aslında GÖLYAZI KÖYÜ'nde konaklama olanağı bulunmuyor fakat Faik Bey Konağı'nda üst kat odaları konaklamak için hazırlanmıştır


FAİK BEY KONAĞI 'nda KONUK ODASI


Bursa’yarım saat mesafede olan Gölyazı köyü çok fazla bilinmeyen ve henüz keşfedilmemiş gizli bir cennet denecek kadar huzurlu ve sakin bir belde ve köy halkı burada yaşamaktan mutlu görünüyorlar




Gölyazı köyü'nde en yüksek tepede (Zambak Tepe) bulunan eski Tiyatro kalıntılarını görmeye çıktığınızda köyün tüm manzarasını da görmüş olacaksınız 

 Ulubat gölünde balıkçı tekneleri ile Ada Turuna çıktığınızda göreceğiniz  köyün görüntüsü ile keyif alacağınız bir gezinti yapmış olacaksınız


Gölyazı Köyünde Balık Restaurant'ları bulunuyor ve  bunların içinde keyifle zaman geçirecğiniz köyün girişindeki APOLYONT RESTAURANT olacaktır

GÖLYAZI KÖYÜ -Bursa'nın Nilüfer ilçesine bağlı bir köydür. Bursa'dan İzmir istikametine giderken Ulubat Gölünü gördükten 5 km. kadar sonra Gölyazı tabelasını gördükten sonra sola dönerek 5 km gidildiğinde Gölyazı köyü'ne ulaşılır. İzmir tarafından Bursa istikametine gidenler ise gölü gördükten 25-30km sonra tabelaları takip ederek sağa girmelidir

14 Ekim 2014 Salı

HARİKALAR SAHİLİ-DERİNCE-İZMİT

İzmit-Derince sahilinde  bulunan sahil küçük büyük herkesin ilgini çekebilecek gibi oluşturulmuştur. Harika manzarası ile mavi ve yeşilin bütünleştiği bir alan olarak sevdiklerinizle güzel vakit geçirebilirsiniz.

Cafe'lerden birinde oturarak çayınızı yudumlar yada dondurmanızı yerken göz zevkinize hitap edecek  şelaleler ve gölcüklerin görüntüsüyle dinlenebileceksiniz

HARİKALAR SAHİLİ' nde  kendinizi keyifli hissederek zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız

Masal kahramanlarıyla donatılmış bu eğlence dünyasında 3 cafe ve korsan gemisi şeklinde 2 restaurant ve küçük mantar evlerde 3 büfe yer alıyor.Cafe'lerden biride Nasreddin Hocanın göle maya çalışının canlandırıldığı MAYALI  GÖL CAFE dir

 
Bir çok görüntüyü oluşturmak için uğraşılıp emek verildiğini farkedeceksiniz
Harika bir tasarımla meydana getirilmiş bu salıncakta sallanmanın ve deniz kenarında olmanın ayrıcalığı ile Harikalar Sahili adı gibi harika bir sahildir

30.000 m2lik bir alana kurularak piknik alanları - gezinti ve yürüyüş imkanı--sahilde özel dört tekerlekli bisiklet kiralayarak dolaşmak  gibi olanaklar sunulmuştur

Masal kahramanlarından Şirinler, Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler, Keloğlan, Fred Çakmaktaş ve Barnie, Rapunzel gibi çok iyi bilinen karakterler canlandırılmıştır


Harikalar sahiline kara ve deniz yolu ile ulaşmak mümkündür

NATÜRKÖY--SAPANCA

                    Natürköy Sapanca’ nın Mahmudiye Köyü’nde bir vadinin tam ortasında bulunuyor 

Sapanca dünyada çok az görülen aynı zamanda da Türkiye'de ikincisi olmayan klimatik bir iklime sahip olduğundan Natürköy'de kendinizi çok mutlu hissedebileceksiniz

Natürköy'de göletler, şelaleler barbekü alanları ile doğanın içinde olmak gününüze farklı bir boyut kazandıracaktır
NatürKöy'ün bulunduğu vadide doğal alanda yaşamını sürdüren vahşi ve evcil hayvanlar: Kurt, tilki, çakal, ayı, at, karaca, geyik, domuz, tavşan, keklik, kaz, kuğu, ördek, tavuk, sincap, tavuskuşu, kaplumbağa, alabalık, sazan, kaptırga, turna, kızılkanat ve tatlısu uskumrusu bulunuyor


 
Doğal ortamda gezinen hayvanlara rastlayabilirsiniz  

 
Restaurant da dinlenerek doğal serpme kahvaltı menüsünde ki yöredeki üreticilerden alınarak sunulan
  doğal kahvaltılık  ürünlerinin tatlarının farkını denemelisiniz 

 Sapanca’ nın Mahmudiye Köyü’de bulunan Natürköy'ün ortasından geçen Mahmudiye Deresi doğal bir şelale oluşturuyor 



 Doğanın tüm güzelliklerini yaşayacağınız ve yaz ve kış gidebileceğiniz Natürköy'de
kır düğünü alanı, yürüyüş parkurları ve mini futbol sahası bulunuyor 

Yaz sıcağında serinleyebilir  yağmur yağdığında ise günün keyfini yaşamaya devam edebilmeniz için çardaklarda oturabilirsiniz 

Vadinin koruma alanında bulunan  kastancı eriği, ceviz, çam, ormangülü, muşmula, defne, karayemiş, kocayemiş, berberiş, yukka, ateş dikeni, poteras, tafla, liküstnü bitkileri ile yeşilin doyumsuz görselliği ile karşılaşacaksınız 

Nehir kenarında keyifli gezintiler yapabilirsiniz 

Natürköy ortamında Tracking parkuru- Barbekü alanları- Evcil hayvanlar'ın yanısıra
Soğucak Yayla şenliğinde piknik yapmaya- at yarışlarına katılmaya , Karakucak güreşleri, folklor, konser
gibi gösterileri seyretmeye de imkan bulabilirsiniz 
 


 Kendinize vakit ayırmalı ve doğanın kucağında keyifli zaman geçirmeyi düşünmelisiniz bunun içinde Natürköy 'e gitmelisiniz 

 

NATÜRKÖY günübirlik zaman geçirebildiğiniz gibi konaklama da yapabileceğiniz  Geleneksel Türk Evleri bulunuyor 
SARANDER EV olarak yapılmış evler misafirlere doğal ortamda doğal bir konaklama imkanı sağlanıyor

Yeşillikler içinde doğayı dolaşarak  bu güzel evlerde  konaklayabilirsiniz
Sarander Ev'lerin dışında kendi evinizdeymiş gibi hissedebileceğiniz her türlü konforunuzun düşünülerek özenle tasarlanan bahçeli evlerin  zevkle döşenmiş ortamında konaklama ayrıcalığını yaşayabilirsiniz
 


Kendinizi şımartarak bol oksijen soluyarak uyumanın ayrıcalığını yaşamak için Natürköy'e gitmelisiniz 

Böylesi  güzel evlerde konaklayarak dinlenmenin keyfini çıkarabileceksiniz.

 Adres : SAPANCA--Mahmudiye Köyü-Dereiçi Mahallesi -Sapanca-Sakarya-Türkiye
NATÜRKÖY giriş kapısında hediyelik eşyalar ve doğal ürünlerden seçerek alışveriş yapabilirsiniz